İstanbul Gayrimenkul Piyasası Yeni Yatırımcılarını Bekliyor

İstanbul gayrimenkul piyasası, Türkiye piyasasında hepimizin bildiği gibi en büyük paya sahip. Bu yazımızda İstanbul gayrimenkul piyasasını etkileyen yakın geçmişteki faktörlerden, yaşanan ekonomik krizin gayrimenkul alanında nasıl fırsata çevrilebileceğinden ve yeni nesil yatırım fikirlerinden bahsedeceğiz.

Pandeminin İstanbul Gayrimenkul Piyasasına Etkisi

Geçtiğimiz yıllarda başlayan pandemi önlemleri ve "yeni normal" sebebiyle ofis ve otel gibi ticari gayrimenkul türleri taleplerinde düşüş yaşanmıştı. Fakat kitlesel aşılamalar ve yeni varyantların etkilerini daha az göstermeye başlaması sebebiyle, piyasalar kısa sürede yeniden canlandı.

Mevcut durumdaysa taleplerin her geçen gün daha da artmasıyla İstanbul gayrimenkul piyasası oldukça hareketli ve yatırımcılar için karlı bir hale geldi.  

Krizi Fırsata Çevirenler

Piyasayı etkileyen diğer faktörlerden biri de global olarak içinde bulunduğumuz ekonomik kriz. Türkiye'yi son günlerde daha da derinden etkileyen bu kriz, normal şartlarda fiyatlar arttıkça talebin azalması gerçekliğini çarpıtıyor ve fiyatlar arttıkça talep azalması gerekirken katlanarak artmaya devam ediyor. Kaçan balık büyük olur misali, hiçbir aklı başında yatırımcı bu balığı kaçırmak istemiyor.

Faizler ne kadar yükselirse yükselsin, içinde bulunduğumuz enflasyon oranını asla aşamıyor. Bu sayede yatırımcılar her daim karlı çıkıyor. Örneğin, elini çabuk tutup geçtiğimiz yıllarda kredi çekerek piyasaya yeni girmiş bir yatırımcı, 120 ay ödeme planı yaptığı krediyi, 20-30 ay sonra çoktan kapatabiliyor, bu karlılık oranıyla ikinci mülküne yatırım yapmaya başlayabiliyor.

Bu sebeple büyük balığı kaçırmak istemeyen yatırımcılar, fiyatlar daha da yükselmeden neredeyse risksiz denilecek garantili yatırımlarını yapıyorlar ve sonrasında kahvelerini yudumlayarak karlarını izlemeye başlıyorlar.

Yeni Nesil Gayrimenkul Yatırım Fikirleri

İstanbul gibi gündüzü ayrı gecesi ayrı canlılıkta olan bu şehirde talep asla son bulmuyor. Yatırım yapılan mülkün değer kaybı yaşaması ise imkansız denebilir.

Mesela son zamanlarda artan karavancılık kültürünü de desteklemek adına, gelişmeye oldukça açık bir alan olan karavan parkı tesislerine yatırım yapılabilir.

Otel piyasası olarak ele aldığımızda da, misafirlerin şehrin yoruculuğundan kaçıp doğayla baş başa vakit geçirebilecekleri resort, yenilenme merkezleri, detox merkezleri gibi alanlara ilgisi gittikçe daha da artıyor. Bu sebeple, bakış açısını alışılagelmiş herşey dahil otel sistemlerinden çekip, daha izole ve sakin bölgelere çevirmek, cesur ve faydalı bir adım olabilir.

AVM yatırımcılarına fikir olması adına, müşterilerin sosyalleşebileceği, farklı deneyimler edinebileceği ve doğada olma hissi yaşayabileceği yeni nesil AVM’ler revaçta olmaya devam ediyor. Kilit nokta her anlamda doğa. Talepler artık İstanbul’daki daha bakir bölgelere kaymaya başlamış durumda.

Pandemi ile başlayan evden çalışma şekli sebebiyle, evinde çalışırken uygun ortamı bulamayan ve dışarıdaki seslerden rahatsız olan kişiler için mini ofislere yatırım yapmak da geleceği oldukça parlak bir alan olarak görünüyor.

Tüm bunların dışında İstanbul’da hayat bildiğimiz gibi akmaya devam ediyor ve her zaman talep gören yatırım alanları da popülaritesinden hiç bir şey kaybetmiyor. Yine de, değişime direnmek yerine, onunla birlikte dönüşen kişilerin hem maddi hem manevi kazanç sağlayacakları reddedemeyeceğimiz bir gerçek.

İstanbul’un Dönüşüm Yolculuğunda Size İhtiyacı Var

İstanbul, barındırdığı güzide fırsatlarla tek başına birçok şehre bedel. İş imkanlarının fazlalığı, ticaretin kalbinde olması, tarihi ve kozmopolit yapısıyla asırlardır olduğu gibi yerli-yabancı herkesi adeta bir mıknatıs gibi kendine çekmeye devam edecek. İstanbul gayrimenkul piyasası yeni yatırımcılara her daim ihtiyaç duyuyor. Onlarla birlikte büyüyor, gelişiyor ve dönüşüyor. Siz de İstanbul’un tarih boyu süren dönüşümüne en ön sıradan şahitlik etmek, bu dönüşümün bir parçası olmak isterseniz alıcı danışmanlığı hizmetimizden yararlanabilirsiniz.